Forum Makina

Türkiye'de madenciliğin lokomotifi: Mermer Sektörü

Gelişmiş ülkelerde olduğu gibi Türkiye’de de madencilik önemli bir sanayi kolu olarak göze çarpıyor. Ülkemizin hemen hemen tüm bölgelerinde yaklaşık 60 maden türünde üretim yapılıyor. Maden Tetkik Arama Genel Müdürlüğü (MTA) verilerine göre dünyada 132 ülke arasında toplam maden üretim değeri itibariyle 28’inci sırada yer alan Türkiye, maden çeşitliliği açısından ise 10’uncu sırada bulunuyor.

Ülkemiz özellikle doğal taş açısından da son derece zengin rezervlere sahip. Başta mermer ve traverten olmak üzere bakır cevheri, krom cevheri, çinko cevheri, linyit ve taş kömürü, kurşun cevheri, bor, feldspat, manyezit madenlerinde farklı ölçeklerde 13 bin 500 civarında maden ocağı bulunuyor, bunun yaklaşık 2.000-2.500 kadarı da doğal taş ocakları olduğu belirtiliyor.

İhracat konusunda madencilik ürünleri doğal taşlar, endüstriyel mineraller, metalik cevherler, ferro alyajlar ve diğer madenler olmak üzere 4 grupta toplanıyor. 2013 yılı toplam maden ihracatının yüzde 44’ünü doğal taşlar oluştururken 2014 verilerine göre blok doğal taş ihracatı 994 milyon 35 bin 661 dolar, işlenmiş doğal taş ihracatı ise 1 milyar 134 milyon 694 bin 106 dolar olarak açıklandı.

Mermer ihracatı rakamlarını incelediğimizde blok mermer-traverten ihracatı 1 milyar 122 milyon 667 bin 120 dolardan 987 milyon 839 bin 620 dolara düştü. İşlenmiş mermer ihracatı ise 760 milyon 940 bin 565 dolardan 799 milyon 250 bin 606 dolara yükseldi.

İMİB üyeleri ABD, Avusturya, Yeni Zelanda ve Hindistan’a gidecek

İMİB (İstanbul Maden İhracatçıları Birliği) Başkanı Ali Kahyaoğlu, doğal taş ihracatını artırmak amacıyla özellikle devletin verdiği teşviklerle ABD, Avusturya, Yeni Zelanda ve Hindistan’a gideceklerini söyledi.

Hürriyet Dünyası’nın düzenlediği 2023 Vizyon Toplantıları’nda İMİB’i ağırladı. İMİB Başkanı Ali Kahyaoğlu ve Başkan Yardımcısı Rüstem Çetinkaya’nın konuşmacı olarak yer aldığı toplantıda maden sektörünün temsilcileri de görüşlerini paylaştı.

Türkiye’nin maden ihracatının şu anda olması gereken yerde bulunmadığını belirten Kahyaoğlu, ihracatın geçen yıl 2008’den bu yana ilk kez düşüş gösterdiğini söyledi. Dünya doğal taş pazarının toplam büyüklüğünün 40 milyar dolar olduğunu hatırlatan Başkan Kahyaoğlu, “Dünya doğal taş pazarının büyüklüğü 5-6 yıl önce yaklaşık 13 milyar dolardı ve hızla büyüdü. Türkiye, 20 milyar dolarlık bu küresel ihracat pazarından sadece 2 milyar dolar pay alıyor. 2014 yılında doğal taş ihracatında yüzde 4,1, tüm madenlerde ise yüzde 7,9 düşüş yaşandı. Dünya rezervinin yüzde 40’ının bizde olduğunu düşünürsek ihracat payımızın ne kadar az olduğunu anlarız.” diye konuştu.

2015 yılında hedef 6 milyar dolarlık ihracat

Kahyaoğlu ihracatta yaşanan düşüşü de şöyle açıkladı: “Rusya krizi, Suriye gerilimi ve Çin’deki yolsuzluk gelişmeleri sektörümüzü etkiledi. Çin’de kara paranın inşaatta aklandığı iddiası inşaat sektörünün baskı altına alınmasına yol açtı. Bu nedenle en büyük alıcımız Çin’de pazarımız daraldı. Çin’de düşüş yaşanırken ilk kez ABD’de artışa geçtik ve bir nebze olsun Çin’deki açığı telafi ettik.”

2015 yılı için maden ihracatıyla ilgili karamsar bir bakış açısı olduğunu belirten Ali Kahyaoğlu, 2015 yılında 6 milyar dolarlık ihracat hedeflediklerini söyledi.

Doğal taş sektörünün son 20 yıldır yüksek ivme gösterdiğini vurgulayan İMİB Başkan Yardımcısı Rüstem Çetinkaya, Türk mermerlerinin hak ettiği yeri bulmaya başladığını söyledi. Türkiye’deki çok sayıda yeni gayrimenkul projelerinde inşaat kalitesinin arttığına dikkat çeken Çetinkaya, “Lüks konutlar, alışveriş merkezleri ve 5 yıldızlı oteller artık doğal taşı tercih ediyor. Geliştiriciler ve mimarlık ofisleri doğal taşa yönelirken tüketici de daha kaliteli bir yaşam istiyor.” dedi. Mermerin geçmişten bugüne zenginlik simgesi olduğunu belirten Çetinkaya mermerde üretici sayısı arttıkça ürünlerin de ekonomik hale geldiğini kaydetti.

Kamu binalarında ithal taş kullanılmasını eleştiren Rüstem Çetinkaya, İstanbul’a yapılacak 3. havalimanı projesinde yerli doğal taş kullanılması gerektiğini sözlerine ekledi.

Çinli firmaların blok mermer ihraç fiyatlarına etkisi

Mermerde ilk sırada yer aldığımız Çin pazarında son dönemde yaşanan sıkıntılar sıkça gündeme geliyor. Türk mermer ve travertenleri Çin’de birinci sınıf malzeme olarak değerlendiriliyor. Ekim sayımızda İMİB Başkanı Ali Kahyaoğlu’yla gerçekleştirdiğimiz röportajda da bu konuyla ilgili görüşlerini almıştık. Başkan Kahyaoğlu, Çin’de artan bu ilgi sayesinde Çin kökenli firmaların ülkemizde mermer-traverten ocağı satın aldıklarını, bu olayın blok ihraç fiyatlarını olumsuz şekilde etkileyeceği ve bununla beraber Çinli firmaların blok satış fiyatlarını kontrol altına alabileceğinden bahsetmişti. Kahyaoğlu, diğer bir hususun ise düşük fiyatla ithal edecekleri bloklar sayesinde işlenmiş ürün ihracatında da ülkemizle olan rekabette avantaj sağlayacağı ve ülkemizin diğer ülkelere olan işlenmiş doğal taş ihracatını da olumsuz yönde etkileyebileceğini belirterek ocak açacak yabancı firmalara, işleme tesisi ve fabrika kurmaya yönelik düzenlemeler getirilmesinin faydalı olacağını vurgulamıştı.

Afyonkarahisar Sanayici ve İşadamları Derneği (AFSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Şehitoğlu’nun geçtiğimiz aylardaki açıklaması da Ali Kahyaoğlu’nun görüşlerini doğrular nitelikteydi. Başkan Şehitoğlu, mermer ve doğal taş işletmelerinin ihracat yapamadıkları için kapanma noktasına geldiklerini, bunun nedeninin Çinli firmaların blok alımı yerine mermer ocağı satın alması ve blok alımlarını tamamen yavaşlatması olduğunu belirtti.

Batı Akdeniz İhracatçılar Birliği (BAİB) Başkanı Mustafa Satıcı da son dönemde bölgedeki mermer ocaklarının Çinli firmalar tarafından alınıp işletildiğini söyledi. Satıcı, bugüne kadar Antalya, Isparta ve Burdur’da 86 mermer ocağının Çinli firmalar tarafından satın alındığını vurgulayarak bölgedeki madencilik ürünleri ihracatının Ocak-Kasım döneminde 320 milyon doları geçtiğini, bölgeden 100’e yakın ülkeye mermer ihracatı yapıldığına işaret etti ve sözlerini şöyle sürdürdü: “Blok mermerin en büyük alıcısı Çin. İşlenmiş mermerde de Uzakdoğu, Ortadoğu ve Kuzey Amerika ülkeleri önemli pazarlar arasında yer alıyor. İşlenmiş mermer ihracatımız da payını her geçen gün artırıyor.”

Afyonkarahisar’ın ihracatı artış gösteriyor

Yeraltı maden rezervleri bakımından zenginliğiyle bilinen Afyonkarahisar’ın ihracatı giderek artıyor. Geçen yılın Ocak-Kasım dönemine göre ilin ihracatı bu sene aynı aylarda yüzde 0,8 artışla 329 milyon 491 bin dolara çıktı. İhracatta 119 milyon 113 bin dolarla ilk sırada bulunan Irak’ı 41 milyon 440 bin dolarla ABD ve 29 milyon 185 bin dolarla Çin takip ediyor. Sektörel sıralamada ise 165 milyon 990 bin dolarla çoğunluğu mermer olan maden ve metaller sektörü bulunuyor.

İhraç kayıtlı satışlar dâhil 2013 yılında 252 milyon 500 bin dolarlık doğal taş dış satımında bulunduklarını belirten Afyonkarahisar Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Hüsnü Serteser şunları kaydetti: “2013 yılında ülkemizin doğal taş ihracatının yüzde 11,3’ünü karşıladık. 2014 yılının 11 aylık dönemiyle 2013 yılının ilk 11 ayını kıyaslayacak olursak geçen sene 160 milyon 768 bin dolarlık direkt ihracat gerçekleştirilmişti. Bu sene, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 3,2 artış görülüyor.”

İMİB, 33 firmayla Çin’de Türkiye’yi temsil etti

Çin’in en büyük doğal taş fuarlarından olan Shuitou International Stone Fuarı’na ilk kez milli katılım düzenleten İMİB, 33 firmayla Türkiye’yi temsil etti. 8-11 Kasım 2014 tarihleri arasında Çin’in Shuitou kentinde 15. kez düzenlenen fuara katılan firmalar, geçtiğimiz yıla göre daha da büyüyen fuardan olumlu izlenimlerle döndü. İMİB Başkanı Ali Kahyaoğlu, ilk kez milli katılım gösterdikleri fuardan memnun döndüklerini söyledi. Bölgenin doğal taş ve mermer merkezi olmasının, fuarı tüm ülkeler gibi Türkiye için de cazip hale getirdiğini belirten Kahyaoğlu, önümüzdeki yıl fuar alanının büyüyeceğini söyledi.

Shuitou International Stone Fuarı, gerek doğal taş fabrikalarının bu bölgede bulunması ve bir doğal taş işleme merkezi konumunda olması, gerekse de Çin’in önemli ticaret limanlarından biri olan Uluslararası Xiamen Limanı’na olan yakınlığıyla Çin’deki en büyük fuarı olan Xiamen Stone Fair’in ardından ikinci sırada yer alıyor.

Hindistan, ithalatta uyguladığı kota miktarını yükseltti

Hindistan, 2009 yılından bu yana blok mermer ve travertene uyguladığı 600 bin tonluk kota miktarını 800 bin tona çıkardı. Bu rakamın yürürlükte kalacağı son tarih 31 Aralık 2015 olacak. Hindistan Dış Ticaret Genel Müdürlüğü tarafından açıklanan asgari ithalat fiyatı ise 325 dolar/ton olarak belirlendi.

“Sektör 2015 yılında yeniden ivme kazanacak”

Madencilik sektöründe Türkiye’de yaşanan kazalar, mermer-doğal taş ihracatının ana kalemi olan Çin’deki büyüme hızının düşmesi ve dünya piyasalarındaki metalik maden fiyatlarında yaşanan düşüşlerden dolayı 2014 yılının pek olumlu geçmediğini söyleyen Enka Pazarlama Bölge Satış Müdürü Batuhan Mutluer, sektörün 2015 yılında yeniden bir ivme kazanacağını söyledi. Mutluer, “Hızla büyüyen Türkiye ekonomisinin yatırımcıları dünya rekabet sahnesinde yerlerini almaktadır. Ayrıca başta Çin olmak üzere birçok yabancı ülkeden uluslararası firma, ülkemize gelmekte ve çeşitli yatırımlar yapmaktadır. 2015 yılının bu nedenlerden dolayı bir gelişme yılı olacağına inanmaktayız.” diye konuştu.

İhracat yapılan ülkelerdeki arz-talep dengesinin değişmesi ve rekabetin maden fiyatlarını düşürdüğünü ifade eden Bölge Satış Müdürü Mutluer, madencilik sektörüyle ilgili ana sorunlar hakkındaki görüşlerini şöyle sürdürdü: “Bu işin devamlılığı ve maliyetlerindeki ana etkenlerden bir tanesi eski sistem maden üretimleri yerine yeni teknoloji ve makineler kullanmak gerekliliğidir. Firmaların öz sermayeleri yerine başka kurum ve kuruluşlardan uygun finans talepleri olması, geçmiş yatırımların beklenen geri dönüşü vermemesi, eski yatırımların günümüzün rekabetçi koşullarına uyum sağlayamaması, işletme ve izin koşullarının değişmesi, eğitimli personel sayısının azlığı, değişen risk yönetimi ve yeni madencilik yasası gibi etkenler yatırımcıları endişelendirmektedir. Ayrıca madencilik faaliyetlerinin doğa üzerinde yaratacağı olumsuz etkilerden dolayı üretim yapılan yerlere yakın yerleşim birimlerindeki halkla yatırımcı zaman zaman karşı karşıya gelmekte ve oluşan önyargılar ciddi sorunlar yaratmaktadır.”

İş makinelerinin test merkezi: Mermer Ocakları

Kuşkusuz iş makinelerinin çalıştığı her işin kendine özgü zorlukları ve hassasiyetleri var. Ancak mermer ocakları, makinelerin hemen her işi yaptığı ve kapasitelerinin sonuna kadar zorlandığı birer test merkezi olarak dikkat çekiyor. Paletli ekskavatörler ve lastikli yükleyicilerle birlikte son yıllarda belden kırma kaya kamyonları da ocaklarda yaygın olarak kullanılıyor.

İş makinelerinin ocaklardaki işi

Yeni bir ocakta öncelikle mermerin üzerindeki toprak örtüsünün kaldırılması gerekiyor. Sanki bir patates tarlası gibi kayalarla dolu olan bu karışık katmanı sökmek için yüksek koparma gücüne sahip ekskavatörler kullanılıyor. Mermer zarar göreceği için patlatma yapılamıyor; gerektiğinde sert kayalar, üzerine kova yerine kırıcı takılı olan ekskavatörlerle kırılıp ufaltılıyor.

Çıkan hafriyatın ve pasa olarak adlandırılan kırık mermer parçalarının üretim sahasından uzaklaştırılması için kamyonlar kullanılıyor. Bozuk, engellerle dolu ve yüksek eğimli ocak yollarında eskiden kullanılan klasik kamyonların yerini artık belden kırma kaya kamyonları alıyor. Taşıma kapasitesi klasik kamyonlardan çok fazla olmasa da yüksek çekiş gücü, yüksek manevra kabiliyeti, dayanıklılık ve düşük işletme maliyetleri bu araçları vazgeçilmez kılıyor. Yenisi oldukça pahalı olan belden kırma kaya kamyonlarının Türkiye’ye ikinci el olarak getirilebilmesi sektöre avantaj sağlıyor.

Tel veya özel testerelerle kesilen çok büyük mermer kütlelerinin ana karadan ayrılarak devrilmesi için yine ucuna riper olarak adlandırılan özel bir ataşman takılı olan paletli ekskavatörler kullanılıyor. Devrilen kütlenin daha küçük ebatlara bölünmek üzere hazırlanması için lastikli yükleyiciler ve gerektiğinde ekskavatörler birlikte çalışıyorlar. Kesilen mermer bloklarının sevk edilmek üzere stok sahasına taşınması ve kamyona yüklenmesi işlemi lastikli yükleyiciler tarafından yapılıyor. Ayna olarak tabir edilen madenin ön cephesinde oluşan mermer artığı hafriyat, ekskavatör ve yükleyiciler ile kamyonlara yüklenerek temizleniyor.

Paletli ekskavatörler

Mermer ocaklarında kullanılan paletli ekskavatörlerin çalışma ağırlığı 35 ila 70 ton arasında değişiyor. Motor gücü ve hidrolik pompa kapasitesi, gereken sökü gücü ve seri çalışma için önem arz ediyor. Yüksek sökü gücü gerektiği ve yoğun hafriyat yapıldığı için makinelerde güçlendirilmiş kısa bom ve kol seçeneği tercih ediliyor. Kova, hidrolik kırıcı ve riper ataşmalarının hızlı şekilde değiştirilerek kullanılabilmesi için ataşman değiştirme sistemi olması gerekiyor.

Paletli ekskavatörlerin fazla yürütülmesi tavsiye edilmez. Mermer ocaklarında ise hiç istenmez. Çünkü oldukça sert olan zemin, yürüyüş takımının ömrünü kısaltır.

Lastikli yükleyiciler

Gerektiğinde 100 tonu bulan dev kayaları iten, 20-30 tonluk blokları kucaklayarak taşıyan lastikli yükleyiciler, kuşkusuz mermer ocaklarının en popüler makineleridir. Genellikle 30-35 ton sınıfı modeller tercih ediliyor olsa da, büyük kapasiteli ocaklarda 50 ton çalışma ağırlığındaki modeller de kullanılabiliyor.

Mermer bloklarının yerinden kaldırılarak taşınması, yüksek güç ile birlikte ideal ağırlık dağılımı gerektiriyor. Bloğu taşırken arka tekerleklerin havada olması, sınırların zorlandığını gösteriyor.

Yüksek çekiş gücü ve yüksek hidrolik güç gerektiren bu makineler için blok taşıma kapasitesi, seri hareket ve manevra kabiliyeti temel performans kriterleri olarak sayılabilir. Ağır bloklarla yüksek eğimli arazi koşullarında hareket eden lastikli yükleyicilerin aks, diferansiyel ve şanzıman gibi güç aktarma organları sürekli yük altında olduğu için dayanıklı olmalı ve uygun şekilde soğutulmalıdır.

Kaya kovası, forklift çatalı ve tek tırnak (büyük kayaları hareket ettirmek için) ataşmanlarının operatör tarafından kabinden inmeden değiştirilebilmesi için ataşman değiştirme sistemi bu makineler için olmazsa olmazdır.

Belden kırma kaya kamyonları

Zorlu şantiye yollarının dört mevsimlik çözümü olan belden kırma kaya kamyonlarının 25-30 ton taşıma kapasitesindeki modellerine mermer ocaklarında sıkça rastlanıyor. Ancak 40 tonu aşan modelleri de var.

Yüksek çekiş ve manevra kabiliyetinin arandığı bu araçlarla seri hızlanmak kadar acil durabilmek de önem taşıyor. Bu ise etkin bir frenleneme sistemini gerektiriyor.

Türkiye’deki mermer ocaklarında yaygın olarak kullanılan bazı iş makinesi modellerini değerlendirecek olursak;

CASE

Case’in Japonya’da üretilen 37 tonluk CX370C ve 48 tonluk CX470C ME paletli ekskavatörleri, mermer ocaklarının gerektirdiği güç, dayanıklılık ve güvenlik ihtiyaçları kapsamında birçok özelliğe sahip bulunuyor.

Verimli Isuzu motorlar, gelişmiş hidrolik pompa kontrolü ve enerji tasarrufu sağlayan 5 yeni sistem iş ve yakıt verimliliğini arttırıyor. Mermer ocaklarında makineler uzun süre rölantide kalabiliyor. Operatör levyelere 5 saniye dokunmadığında motoru otomatik olarak rölantiye düşüren ‘Auto Idle’ ve 3 dakikadan uzun süre aktivite olmadığında motoru tamamen durduran ‘Idle Shutdown’ özellikleri bu makinelerdeki yakıt tasarrufunu bir adım öteye taşıyor.

C Serisi Case ekskavatörlerdeki yeni akıllı hidrolik sistem ile performans ve üretkenlik konularında önemli gelişmeler sağlanmış. Kaldırma kapasitesi arttırılırken iş çevirim süreleri kısaltılmış. Makinelerin çalışma ağırlıkları da arttırılarak ekstra kazı gücü ve denge kazandırılmış.

Mermer ocaklarında sert darbelere ve yük altında strese maruz kalan bom ve arm’ın dayanıklılığı hayati önem taşıyor. CX370C’in ağır hizmet tipi bom ve arm’ı, daha kalın çelik sac ve özel bir kaynak metodu kullanılarak güçlendirilmiş.

Yoğun hafriyat (mass excavation) konfigürasyonuna sahip olan CX470C ME modelinde kazı gücünü en üst düzeye taşımak amacıyla güçlendirilmiş daha kısa bom ve arm ile birlikte daha büyük kova silindirleri kullanılıyor. Standart modelde 2 metreküp olan kova kapasitesi ME modelinde 3 metreküpe kadar çıkabiliyor. Ağır hizmet tipi yürüyüş takımı, daha uzun komponent ömrü ve düşük bakım masrafı sağlıyor.

ROPS ve FOPS güvenlik standartlarındaki Case kabinleri operatörlere düşük titreşimli, gürültüsüz, konforlu ve ergonomik bir ortam sunuyor. Joystickler 4 farklı pozisyonda ayarlanabiliyor. Renkli geniş monitör üzerinden izlenebilen geri görüş kamerası şantiye güvenliğini artırıyor.

Ürünlerle ilgili daha detaylı bilgi için www.caseismakineleri.com internet adresi ziyaret edilebilir.

CATERPILLAR

Geniş bir ürün hattına sahip olan Caterpillar, mermer sektörünün ihtiyaçları çerçevesinde geliştirilmiş lastikli yükleyici, paletli ekskavatör ve belden kırma kamyon ürünlerini, bu iş için kullanılan özel ataşmanları ile birlikte sunuyor.

36 ve 60 ton sınıfındaki 980H Block Handler ve 988K Block Handler modelleri, standart modellere kıyasla daha büyük olan arka ağırlıklarının da etkisiyle daha dengeli bir mermer operasyonu sağlıyor. Ekstra bir hidrolik valf, quick coupler aparatı ile birlikte farklı ataşmanların kabinden inmeden değiştirilmesine olanak sağlıyor.

980H BH modelinde kullanılan CAT C15 motor, klima ve fan gibi artçı sistemlerden kaynaklanan güç dalgalanmalarını önleyen bir sisteme sahip bulunuyor. Böylece yapılan iş ve kullanılan ataşmanlar için hep aynı net güç seviyesi sağlanabiliyor.

980H BH’nin daha büyük disklere sahip olan ağır hizmet tipi şanzımanı, blok taşıma esnasında etkin ısı dağıtımı sağlayarak dayanıklılığı arttırıyor. Yüksek basınçlı hidrolik sistem ve büyük devirme silindirleri yük kontrolünü geliştiriyor.

Motor çalışma devirleri yeniden düzenlenerek optimum seviyelere çekilen ve akış paylaşımlı hidrolik sisteme sahip olan 988K BH, selefi 988H’a kıyasla yaklaşık yüzde 20 daha az yakıt tüketiyor. Kilitli tork konvertör özelliği, blok yükleme ve taşıma operasyonlarındaki yakıt tasarrufunu arttırıyor. 988K BH’nin daha büyük olan kaldırma ve devirme silindirleri yük kontrolünü geliştirerek daha güvenli ve uzun ömürlü operasyon sağlıyor.

Caterpillar’ın 38 ve 48 ton sınıfındaki 3 modeli, mermer ocaklarının zorlu şantiye ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde geliştirilmiş. Caterpillar’ın ilk hibrid ekskavatörü olan 336E H, 336D2 ve 349D2 modellerinden bazı önemli farklılıklar gösteriyor.

Gelişmiş CAT motor ve iki pompalı hidrolik sistem basıncı yüksek kazma performansı ve üretkenlik sağlıyor. Ana pompalar, kontrol valfleri ve hidrolik tank, enerji ve basınç kayıplarını önlemek amacıyla aralarındaki bağlantılar mümkün olduğunca kısa olacak şekilde birbirine yakın şekilde konumlandırılmış.

Otomatik motor devri kumandası, yüksüz ve hafif çalışma koşullarında motor devrini düşürerek yakıt tasarrufunu arttırıyor.

Hidrolik çapraz algılama sistemi, tüm çalışma koşullarında her bir pompanın motor gücünden tam olarak faydalanmasını sağlıyor. Böylece daha seri çalışma ve hızlı kule dönüşleriyle daha fazla üretkenlik sağlanıyor.

Ağır hizmet tipi bom ve arm, yüksek çekme mukavemetli çelik kullanılarak dayanıklı ve uzun ömürlü olacak şekilde tasarlanmış. Yürüyüş takımı, mermer ocaklarının sert zemininden kaynaklanan gerilimleri emen, darbelere ve aşınmalara dirençli olacak şekilde tasarlanmış.

Ton başına maliyetleri azaltmak için yepyeni bir çözüm olan 336E Hibrid,  yüksek yakıt tasarrufu ve performans sunmak için üç teknolojiden yararlanıyor:

• Cat Elektronik Standartlaştırılmış Programlanabilir (ESP) pompa, yakıttan tasarruf etmek için hidrolik hibrid güç kaynakları, motor ve akümülatör arasında rahatlıkla geçiş yapıyor.

• Cat Adaptif Kontrol Sistemi (ACS) valfi, makine hareketini kontrol etmek için kısıtlamaları ve akışları akıllıca yöneterek performansı en üst düzeye çıkarıyor ve böylece operatörler ihtiyaç duydukları güç ve hassasiyete sahip olabiliyorlar.

• Cat Hidrolik Hibrit Dönüş Sistemi, ekskavatörün akümülatörlerdeki üst yapı kule dönüş freni enerjisini tutuyor ve ardından dönüş hızlanması sırasında enerjiyi yeniden kullanıyor.

Caterpillar 725C, 730C, 735C, ve 745C belden kırma kamyonlar, güçlendirilmiş otomatik çekiş kontrol sistemi sayesinde, mermer ocaklarının zorlu şartlarında bile yüksek çekiş sağlıyor.

23 ila 41 ton aralığında yük taşıma kapasitesine sahip olan bu modellerdeki tüm akslardan etkili diferansiyel kilidi, hareket halindeyken devreye alınıp devre dışı bırakılabiliyor.

3 noktadan süspansiyonlu ön aks, artı eksi 6 derece salınım yaparak zorlu zeminlerde dahi operatöre hızını koruyarak hareket imkânı sağlıyor.

735C ve 745C modellerinde 7 ileriden 9 ileri vites sistemine geçilerek daha düzenli vites geçiş aralıkları yakalandığı gibi yakıt tasarrufu da sağlanmış.

Ürünlerle ilgili daha detaylı bilgi için www.bmgs.com.tr internet adresi ziyaret edilebilir.

HİDROMEK

Hidromek mühendisleri tarafından farklı çalışma koşulları ve operatör istekleri titizlikle değerlendirilerek tasarlanan GEN Serisi ekskavatörler, kullanıcıların tüm beklentilerine cevap vermeyi hedefleyen uzun çalışmalar neticesinde pazara sunuluyor. Tasarım aşamasında gösterilen titizlik ile modern üretim teknolojilerinin bir araya gelmesiyle; yüksek performanslı, uzun ömürlü, kullanımı rahat, sağlam, dengeli, düşük bakım ve işletme maliyetli ürünler ortaya çıkıyor.

Bom, arm, kepçe, yürüyüş takımı, alt ve üst şase olmak üzere tüm konstrüksiyonları ağır hizmet tipi olarak tasarlanarak üretilen Hidromek HMK 370 LCHD ve yeni HMK 490 LCHD modelleri, mermer ocaklarının zorlu çalışma koşullarında dahi sorunsuz ve sürekli çalışma imkânı sağlayarak kullanıcılarına azami verimlilik sunuyor.

Makineler, mermer ocaklarının tehlikeli çalışma şartları göz önünde bulundurularak birçok güvenlik özelliği ile donatılmış: ROPS ve FOPS sertifikalı operatör kabini, kabin ön, üst ve yan koruyucu kafesleri, yürüyüş sırasında otomatik olarak devreye giren standart geri görüş kamerası ve paletleri koruyan yürüyüş takımı korumaları, vb.

HMK 370 LCHD ve HMK 490 LCHD, Avrupa Birliği Faz III-A egzoz emisyon yönetmelikleriyle uyumlu, çevre dostu Isuzu motorlar ile donatılmış. Bu güçlü ve yüksek torklu motorlar, gelişmiş özellikleriyle mermer ocaklarında ihtiyaç duyulan ekstra performansı sağlıyor.

2 adet değişken deplasmanlı, yüksek kapasiteli pistonlu tip pompa ile makine performansı ve yakıt verimliliği en üst düzeye taşınıyor. Negatif kontrol özelliği sayesinde pompa, istenildiği an istenildiği miktarda debi üretebiliyor ve artan yüke bağlı olarak pompanın ihtiyacı olan güçle, dizel motorun ürettiği güç ideal şekilde eşlenerek motorun bayılması önleniyor. Güç modu modülasyonu ile çalışma koşulları da göz önüne alınarak en uygun motor devri ve pompa debisi eşlemesi yapılarak verimli, problemsiz ve uzun kullanım imkânı sağlanıyor.

Rejenerasyon özelliğine sahip valfler, bom ve arm hareketlerindeki kavitasyonu önleyerek hem hidrolik sistemin ömrünü uzatıyor, hem de makinenin hızını arttırıyor. Ana kontrol valfinin dilimli yapısı sayesinde bakımı ve arıza durumda gerekli dilimin değiştirilmesi hızlı ve kolay bir şekilde yapılabiliyor.

Hidromek’in modern tesislerinde yüksek teknolojiyle üretilen ağır hizmet tipi konstrüksiyon, hassas kalite kontrol aşamalarından geçiriliyor. Yürüyüş makaralarının bağlı olduğu beşgen bağlantılar, şasenin mukavemetini ve ömrünü uzatıyor. Uzun tip paletler, makineye çalışabileceği dayanıklı ve geniş bir platform sağlayarak dengesini arttırıyor. Her bir paletteki tüm makaraları da koruyacak şekilde tasarlanmış 'full track guard' tip palet muhafazalar hem palet zincirlerini hem de yürüyüş makaralarını koruyarak hızlı aşınmalarının önüne geçiyor. Taşıyıcı makara her türlü zeminde çalışmaya uygun yapıdadır. Yürüyüş makarası ve istikamet tekerlerinin sızdırmazlığı “life-time” keçelerle sağlanmış ve bakım gerektirmeyen yapıları ile en ağır işlere uygun hale getirilmiş. Greslenerek sızdırmazlığı sağlanmış olan palet pim ve burçları, zincir sesini azaltırken palet ömrünü uzatıyor. Üç dişli, 600 milimetre genişliğindeki palet baklaları kendiliğinden temizleme özelliğine sahip bulunuyor.

GEN Serisi operatör kabinleri en zor koşullarda operatöre konforlu ve güvenli bir çalışma ortamı sağlayarak çalışması için özenle tasarlanmış. Mermer uygulamalarında operatörün maruz kaldığı titreşim seviyesini optimize etmek için kabinde 6 adet silikon viskoz takozu bulunuyor. Açılabilen ön camlar operatöre mükemmel bir görüş açısı sağlayacak şekilde tasarlanmış.

Operatörün uzun saatler boyunca yüksek performansla, yorulmadan ve konforlu bir şekilde çalışabilmesi için tasarlanan, 9 değişik pozisyonda ayarlanabilen koltuk, standart donanım olarak sunuluyor. Joystick konsolu ve koltuk birbirinden bağımsız olarak hareket edebiliyor. Yüksek kapasiteli klima operatöre istediği sıcaklıkta çalışma ortamı sağlıyor.

Ürünlerle ilgili daha detaylı bilgi için www.hidromek.com.tr internet adresi ziyaret edilebilir.

HYUNDAI

20 yılı aşkın bir süredir Hyundai’nin Türkiye distribütörü olan HMF Makina, Hyundai iş makinelerinin Türkiye’nin zorlu çalışma koşullarına uygun şekilde geliştirilmesi için fabrika ile yakın bir işbirliği içerisinde bulunuyor. Bir mermer ülkesi olan Türkiye özelinde geliştirilen HL780-9 Marble lastikli yükleyici modeli bunun en dikkat çekici örnekleri arasında yer alıyor.

33,4 ton çalışma ağırlığındaki HL780-9 Marble, ağır mermer bloklarını kolayca kavrayabilecek, dayanıklı ve ataşmanlarla uyumlu bir bom yapısına sahip bulunuyor. Daha kısa olan bom tasarımı, makinenin dönüş çapını azalttığı gibi daha fazla kaldırma kapasitesi sağlıyor. Kaldırma kapasitesini daha da artırmak için 2.200 kilogramlık ekstra arka ağırlık eklenmiş.

Güçlü Cummins motor, değişken debili piston tip hidrolik pompa ve ana kontrol valfi ile yüke duyarlı hidrolik sistemi makinenin verimini artırarak enerji kayıplarını azaltıyor.

Hidrolik olarak kilitlenebilen ZF ağır hizmet tipi ön ve arka akslar, yüksek dayanıklılık ve daha etkin frenleme imkânı sağlıyor.

Elektronik bom ve kova pozisyonlama sistemi ile ağırlık ölçme sistemi, iş verimini arttırıyor. Geniş ekran, geri görüş kamerası, klima ve ısıtmalı koltuk gibi standart özellikler operatörün daha güvenli ve konforlu çalışmasına ortam yaratıyor.

Hyundai’nin mermer sektörüne sunduğu 43 ton sınıfındaki R430LC-9 paletli ekskavatörün gelişmiş bilgisayar destekli güç optimizasyon sistemi (CAPO), motor ve pompa gücünü yapılan işe göre ayarlayarak yüksek çalışma performansı ve yakıt ekonomisi arasında ideal bir denge sağlıyor.

Cummins motor, Kawasaki hidrolik pompa gibi uluslararası alanda kalitesi kabul gören ana komponentler, ağır hizmet tipi yürüyüş takımı ve dayanıklı kazı ekipmanları bu makine ile mermer ocaklarında arızasız uzun çalışma saatlerini mümkün kılıyor.

ROPS ve FOPS güvenlik standartlarına sahip olan kabin, özel koruma ızgaraları ile takviye edilmiş. 7 inçlik LCD ekran, süspansiyonlu koltuk, tam otomatik klima ve ergonomik kumandalar operatörün çalışma ofisindeki konforunu artırıyor.

9 Serisi Hyundai iş makinalarının çalışma modları, motor çalışma saati, arıza kodları gibi detaylı bilgileri Hi-Mate uydu takip sistemi ile internet üzerinden izlenebiliyor. Yine Hi-Mate üzerinden makinelerin konumu takip edilebiliyor.

Ürünlerle ilgili daha detaylı bilgi için www.hmf.com.tr internet adresi ziyaret edilebilir.

KOMATSU

Geniş bir ürün yelpazesine sahip olan Komatsu, mermer sektörünün ihtiyaç duyduğu tüm iş makinesi çeşitlerini sunuyor. Makinelerin motor, şanzıman, hidrolik sistem, elektrik vb. tüm komponentlerinin firma bünyesinde geliştirilerek üretilmesi bir avantaj olarak gösteriliyor. Böylece komponentler arasındaki uyumun ve çalışma saati olarak ömürlerinin arttığı belirtiliyor.

Komatsu WA500-6 lastikli yükleyicinin şasesi ve kova bağlantıları ağır mermer bloklarının yaratacağı stres artışına karşı yeterli burulma direnci sağlayacak şekilde geliştirilmiş.

Çekiş gücünü arttıran ve hidrolik sistemin hızlı taleplerini karşılayabilen yüksek torklu Komatsu motor, yapacağı işe göre operatöre 2 farklı güç modu seçeneği sunuyor. Genel yükleme işlerinde yakıt ekonomisi sağlayan E modu ve sert kazı çalışmaları için azami güç sağlayan P modu.

Kapalı merkezli yük algılama sistemi ile birleştirilmiş olan değişken kapasiteli pistonlu pompa, işin gerektirdiği kadar akış sağlayarak yakıt ekonomisine katkıda bulunuyor.

Sınıfında en geniş iz genişliği ve uzun dingil aralığı ile makinenin hem enine hem de boyuna dengesi geliştirilmiş. 40 derecelik belden kırma açısı sayesinde operatör dar alanlarda yüksek manevra kabiliyetine sahip oluyor. Boşaltma piminin yüksek olması, damperi yüksek kamyonları yüklerken operatöre avantaj sağlıyor.

Yabancı maddelerin girmesini engelleyen tamamen kapalı yağlı çok diskli frenler ve tam hidrolik frenleme sistemi yüksek güvenlik sağlıyor ve bakım giderlerini azaltıyor. Aşınma nedeni ile frenlerin ayarlanması gerekmiyor. Fren sisteminin tasarımında iki bağımsız hidrolik devrenin kullanılması, devrelerden biri arıza yaptığında hidrolik yedekleme sağlayarak güvenliği artırıyor.

Reversible fan özelliği sayesinde operatör hidrolik soğutma fanını kabin içindeki kontrol paneli üzerinde bir anahtar vasıtasıyla ters yönde döndürebiliyor. Böylece su ve hava tutmadan radyatörü temizlemek mümkün olabiliyor.

Makinanın ön ve arka diferansiyelinde kullanılan soğutucu sayesinde, çalışma esnasında aşırı ısınması engellenen akslar daha uzun ömürlü oluyor. Ayrıca şantiye şartlarına göre yokuş aşağı inme koşullarında bile operatör makinaya güvenerek ve hiçbir problem yaşamadan istediği gibi makinayı kullanabiliyor.

Mermer sektöründe Komatsu’nun 43 ve 53 ton sınıfındaki modelleri olan PC400-8 ve PC550LC-8 modelleri ön plana çıkıyor. Komatsu motor ve hidrolik pompa tarafından üretilen yüksek güç ve debi, mermer ocaklarındaki dev blokları ayırmak ve hafriyat yapmak için ekskavatörlerden beklenen yüksek kazı ve koparma kuvvetlerini sağlıyor.

İki modlu bom ayarı, operatöre daha kolay ve seri çalışma avantajı sunuyor. Patlatılmış kayaların toplanması ve sıyırma işlerinde kullanılan rahat çalışma modunda makinenin ön kısmının kalkma oranı azalıyor. Yüksek kazma gücüne ihtiyaç duyulan uygulamalarda ise bom itme gücünü arttıran güç modu kullanılıyor.

Boru konstrüksiyonlu iskeleti ile yüksek mukavemet sağlayan Komatsu kabin, etkili süspansiyon sistemi ile operatörün maruz kaldığı titreşimleri azaltıyor. Kullanıcı dostu renkli monitör, makinedeki arıza bulma ve tanımlama işlemlerini bilgisayarla bağlanmaya gerek kalmadan yapabilme imkânı sunuyor.

32 ton yük taşıma kapasitesine sahip Komatsu HM350-2 belden kırma kaya kamyonunda, çekiş gücünü artıran yüksek tork ile birlikte yakıt ekonomisi ön plana taşınıyor.

Ön ve arka aksta bulunan hidro pnömatik süspansiyon aks taşıyıcılar sayesinde daha dengeli sürüş ve sarsıntının azaltılması sebebiyle daha yüksek performans, konfor ve dayanıklılık sağlanıyor.

HM350-2 belden kırma kaya kamyonunda, büyük rijit kaya kamyonlarında da kullanılan yağlı çoklu disk frenler bulunuyor. Bu hidrolik kontrollü yağ soğutmalı çoklu disk frenler sayesinde operatör, yüksek hızda bile yokuş aşağı giderken kendini güvende hissediyor. Ayrıca yağ soğutmalı frenler gereken süreden önce bir değişim veya bakım gerektirmiyor.  Uzun bakım aralıklarına sahip bu frenleme sistemini bakım maliyetlerini azaltıyor.

Ürünlerle ilgili daha detaylı bilgi için www.temsamakina.com internet adresi ziyaret edilebilir.

KAWASAKI

Yarım yüzyılı aşkın bir süredir iş makinesi üreten Kawasaki, 2013 yılında alınan Hitachi ile ortak üretim kararının ilk ürünü olan yeni Z7 Serisi lastikli yükleyicilerinin 95 Z7 ve 115 Z7 modellerini 2014’te Türkiye pazarına sundu. Kawasaki’nin güç ve sağlamlığı ile Hitachi’nin ekskavatörlerdeki teknolojik başarısı ve patentli özelliklerini bir araya getiren yeni Z7 Serisi sektörde yoğun ilgi ile karşılandı.

Enka Pazarlama, mermer üreticilerinin en çok talep ettiği 32-35 ton sınıfında Kawasaki 95 Z7; büyük mermer ocaklarının kullandığı 45-50 ton sınıfında ise Kawasaki 115 Z7 modeli ile çözüm sağlıyor.

Özellikle yakıt tasarrufu ve konfor anlamında radikal gelişmelerin sağlandığı belirtilen yeni Z7 Serisinde teknolojik anlamda kayda değer değişiklikler oldu. Motor, hidrolik sistem, MCI (ana kontrol sistemi), ön kol ataşmanı, kabin, uydu sistemi, kova ve daha birçok nokta yenilendi.

Hitachi ekskavatörlerde zor şartlarda yıllarca sorunsuz şekilde çalışan Isuzu motorlar artık Kawasaki 95 Z7 ve 115 Z7 modellerinde de kullanılıyor. Önceden hidrolik sistemde kullanılan dişli tip pompa, yerini pistonlu tip değişken debili pompaya bıraktı. Operatör levyelere dokunmadığı sürece pompa devreye girmiyor ve dolayısıyla motordan güç çekmiyor. Böylece boş yere güç harcanmamış oluyor ve yakıt tasarrufu sağlanıyor.

Patentli “INTELLITECH” teknolojisi birçok önemli özelliği bünyesinde topluyor. Bunlar arasında; eş zamanlı kova toplama ve kaldırma (simuload), güç-ekonomi seçenekleri (power-economy mode), yeni kontrol sistemi (can bus system), 1-4 veya 2-4 arası otomatik vites seçimleri (automod), ani güç verici (quick power), kilitli kavrama (lock-up), çekiş kontrol sistemi (traction control), çalışma koşullarına ve yüke göre vites geçiş aralıklarını değiştirebilme (flexshift) sayılabilir.

Ayrıca, belirli aralıklarla ters yönde dönerek motor ve radyatörü temizleyen fan sistemi (automatic reverse fan), eğimli ve düz yerler zeminler için sarsıntısız debriyaj sistemi (shockless declutch), yeni içe alınmış büyük frenler de yeni Kawasaki Z7 Serisi’nde standart olarak sunuluyor.

Tam otomatik klimalı kabin, operatör verim ve konforunu arttıran birçok özellik sağlıyor. Hava destekli, ısıtmalı, başlığı her yöne ayarlanabilen koltuk, yükseklik ayarlı yan dayama kolları, operatöre göre ayarlanabilen yan konsol, geniş görüş açılı camlar ve geri görüş kamerası Kawasaki yükleyicilerdeki standartları yükseltiyor.

Ürünlerle ilgili daha detaylı bilgi için www.enka.com.tr internet adresi ziyaret edilebilir.

HITACHI

Dünyanın önde gelen ekskavatör üreticilerinden Hitachi, zorlu madencilik koşulları için geliştirdiği 35 ton üstü ürünlerinden ZX 350 LCH-3, ZX 400 LCH-3, ZX 450 H-3, ZX 470 LCH-3, ZX 520 LCH-3 ve ZX 670 LCH-3 modelleriyle Türkiye’deki mermer üreticilerine hizmet veriyor.

ZX450, ZX470 ve ZX520 modellerinin ise Japonya’daki fabrikadan “Marble Spec” olarak, yani mermer ocaklarında makineye gelen farklı dinamik yük ve gerilmelere karşı dayanıklı olacak şekilde özel olarak getirildiği belirtiliyor.

45-50 sınıfı bu modellerde, makinenin maliyetini yaklaşık yüzde 5 arttırmasına rağmen açılır-kapanır tip şase standart olarak sunuluyor. Makinenin yere basma açı ve mesafesini değiştiren bu özellik, mermer ocaklarının sert ve aşındırıcı zemininde avantaj sağlıyor. Yürüyüş takımının darbelere maruz kalan yan istikamet ve yan şasesi standart olarak mermer için modifiyeli olarak getiriliyor.

Hitachi’nin patentli komine hareket özelliği, mermer ocaklarında özellikle yıkım anındaki risklere karşı operatörün iş güvenliğini arttırıyor. Geri görüş kamerası 2006 yılından beri Hitachi ekskavatörlerde standart olarak sunuluyor.

Isuzu motorlu Hitachi ekskavatörlerdeki patentli rejenerasyon sistemi bulunuyor. Motor ile pompanın iletişimin sağlayan patentli otomatik akselasyon özelliği, pompaya ne kadar güç gerekiyorsa motorun o kadarını vermesini sağlıyor.

Operatör için konforlu bir çalışma ortamı sunan Hitachi ekskavatörlerde, firma sahipleri için de uydu terminali ve Consite raporu ücretsiz olarak paylaşılıyor. Uydu terminali ile makineler günlük olarak takip edilebiliyor. Enka servis mühendisleri tarafından aylık olarak hazırlanan Consite raporlarında makinelerin performans değerlendirmeleri, kullanım hataları ve diğer detayları makine sahiplerinin dikkatine sunuluyor.

Ürünlerle ilgili daha detaylı bilgi için www.enka.com.tr internet adresi ziyaret edilebilir.

BELL

Madencilik açısından dünyanın önemli bölgelerinden biri olan Güney Afrika’da doğan Bell marka belden kırma kaya kamyonlar, Türkiye’de Enka Pazarlama tarafından temsil ediliyor.

Yaygın Mercedes marka motorlar ile güçlendirilen Bell kamyonlarının patentli 6 kademeli retarder özelliği, maden ocaklarının eğimli yollarında frenlere binen yükü azaltarak daha emniyetli kullanım imkânı sağlıyor. Bu özellik balata ömrünü uzattığı gibi direksiyon hâkimiyetini kolaylaştırıyor ve frenlemeden kaynaklanacak aşırısı ısınma,  kayma gibi sorunları ortadan kaldırıyor.

Hem kullanıcının hem de çevredekilerin emniyeti göz önünde bulundurularak geliştirilen Bell kamyonlar için 2013 yılında Türkiye’de oldukça ilgi çekici bir test sürüşü yapılmış. Enka yetkililerince verilen bilgiye göre Bell B40D model bir kamyon, 37 derecelik eğimde tam yüklü iken bütün sistemleri kapatılarak (kontak, vs.) yokuş aşağı serbest bırakılmış. Kamyon, frenlemenin yapılmasını müteakip 3 metre içerisinde durmuş. Tamamen kapalı durumundayken dahi kamyonu 5 kez durdurmaya yetecek kadar basıncın sistemde muhafaza edildiği, direksiyon sistemindeki elektrik motorunun da bağımsız olarak devreye girdiği belirtiliyor.

Daha az yakıtla daha fazla yük taşımak hedefiyle geliştirilen Bell kamyonları için farklı ve hafif bir şase dizaynı yapılmış. Dünyanın en büyük belden kaya kırma kamyonu olduğu belirtilen B50D modelinden Türkiye’de biri yeni olmak üzere toplam 6 tane çalışıyor. Ülkemizde çalışan toplam Bell kamyon sayısının ise 100’e yakın olduğu ifade ediliyor.

Ürünlerle ilgili daha detaylı bilgi için www.enka.com.tr internet adresi ziyaret edilebilir.

SUMITOMO

Japonya menşeli Sumitomo ekskavatörlerinin SH350LC-5, SH370LHD-5, SH480LHD-5 MASS ve SH500LHD-5 MASS modelleri Türkiye’deki mermer ocaklarında en çok tercih edilen modeller olarak ön plana çıkıyor. Daha büyük çaplı ocak işletmelerinde 68 tonluk SH700LHD-5 MASS modeli de kullanılabiliyor.

Isuzu motor, verimliliği arttırılmış hidrolik pompa ve Sumitomo Akıllı Hidrolik Kontrol Sistemi (SIHIS) ile donatılmış olan bu ekskavatörlerle operatörlere yüksek güç, serilik ve kullanım kolaylığı; patronlara ise daha yüksek üretim kapasitesi ile birlikte düşük yakıt tüketimi ve düşük işletme giderleri vaat ediliyor.

Güçlendirilmiş MASS tipi bom ve arm yapısı sayesinde Sumitomo ekskavatörler özellikle ripper ile çalışmalarda yüksek performans gösteriyor. Ekstra güçlendirilen bom ve arm yapısı çalışma esnasında daha düşük vibrasyon oluştururken; yüksek stres direnci de makinen en zorlu yüklerde bile rahat çalışmasını sağlıyor.

Sumitomo ekskavatörlerin mermer sektörüne sağladığı en önemli avantajlardan birisinin de ağır hizmet tipi, zırhlı yürüyüş takımları olduğu belirtiliyor. Özel ısıl işlem görmüş ve güçlendirilmiş yürüyüş takımları, zırhlı yapısı ile ekstra koruma sağladığı gibi daha fazla olan makara sayısı sayesinde daha seri hareket kabiliyeti sunuyor. Mermer ocaklarının zorlu şartlarında, yüksek aşındırma özelliğindeki malzeme içinde uzun çalışma saatleri boyunca sorunsuz çalışabilen Sumitomo ekskavatörleri, sert zemin üzerindeki performansı ile kesintisiz üretim imkânı sunuyor.

Ocaklardaki zorlu ve tehlikeli çalışma koşullarında operatörlerin güvenliği ve konforu için Sumitomo ekskavatörlerde birçok özellik bulunuyor. Kabindeki ROPS ve FOPS güvenlik standartları yanı sıra ekstra güçlendirilmiş üst ve ön kabin koruma barları, vibrasyonu önleyen özel silikon pabuçları, güçlü kliması, geniş görüş açısı, su ve tozdan etkilenmeyen operatör koltuğu, geniş iç hacim, rahat ve ergonomik kumanda sistemi gibi pek çok özellik operatörlerce takdir görüyor.

Günlük bakım ve kontrolleri yer seviyesinden yapılabilen Sumitomo ekskavatörleri özellikle 1.000 saatlik pim yağlama aralığı sayesinde mermer ocaklarındaki yüksek tozlu ortamlarda dahi kesintisiz üretim imkânı sunuyor.

Ürünlerle ilgili daha detaylı bilgi için www.tsmglobal.com.tr internet adresi ziyaret edilebilir.

VOLVO

Türkiye mermer sektöründe yaygın olarak kullanılan Volvo; başta lastikli yükleyicileri olmak üzere paletli ekskavatör ve belden kırma kamyonları ile sektörün ihtiyaçlarına cevap veriyor. Volvo, mermer ocaklarındaki işletme maliyetlerinin en önemli kalemi olan yakıt tüketimi konusundaki iddiasını her fırsatta ön plana taşıyor. Stage IIIB egzoz emisyon sınıfı motorları Türkiye’ye ilk getiren firma olan Volvo, makinelerin çevre kirliliğine karşı da duyarlı yaklaşıyor.

Mermer ocaklarındaki farklı kapasite ihtiyaçları için tercihler genellikle Volvo’nun L220G ve L350F lastikli yükleyicileri arasında yapılıyor. Volvo lastikli yükleyici ailesinin mermer sektörü için özel tasarlanmış olan L350F modeli, yakıt tasarrufu ve verimliliği ile daha büyük ölçekli mermer ocaklarında tercih ediliyor.

Motor, şanzıman ve aks gibi tüm güç aktarma organlarının Volvo tarafından geliştirilerek üretiliyor olması; mermer ocaklarında aşırı yük altına giren bu akşamların birbiri arasındaki uyumu arttırarak daha yüksek performans ve dayanıklılık sağlıyor.

Volvo lastikli yükleyicilerin patentli Tork Paralel Bom Sistemi® sayesinde mükemmel koparma torku ve kovanın her seviyesinde yere paralel yük taşıyabilme özelliği sağlanıyor. Yüke duyarlı hidrolik sistem, sadece ihtiyaç anında ve ihtiyaç miktarında hidrolik güç üretilmesini sağlıyor.

Üçüncü nesil Volvo otomatik şanzımanlı makinalarda, operatörler sadece ileri/geri tercihi yapıyor. Otomatik kullanım modu seçildiği takdirde; işe, şantiye koşullarına ve operatörün kullanım stiline bağlı olarak vites değişimleri otomatik olarak gerçekleşiyor.

ROPS ve FOPS standartlarına uygun olarak üretilen Volvo kabinler, operatörlere güvenli, rahat ve yüksek standartlarda çalışma ortamı sunuyor. Volvo lastikli yükleyicilerde bulunan orijinal yağ banyolu hava filtresi ve beraberinde çalışan iki adet kuru hava filtresi sayesinde motora giden hava çok daha iyi temizleniyor; hava filtrelerinin ömrünü uzatıyor ve maliyetleri asgariye indiriliyor.

Volvo, mermer sektörü için 40 ve 50 ton sınıfındaki EC380DL ve EC480DL model ağır hizmet tipi paletli ekskavatörlerini sunuyor. Bu modellerde, önceki serilere kıyasla arttırılan motor gücü ve geliştirilmiş hidrolik sistem özellikleri ile daha fazla kazı gücü ve daha kısa iş çevirim süreleri sağlandığı ön plana taşınıyor. Volvo’nun ekonomik D13 dizel motoru, gelişmiş hidrolik sistemi, ECO modu ve ideal komponent uyumu sayesinde yakıt verimliliği yüzde 8 ila 11 oranında arttırılmış.

Yüksek çekme dayanımlı çelikten üretilen, güçlendirilmiş ağır hizmet tipi bom ve arm, mermer ocaklarındaki zorlu uygulamalarda güvenirliliği arttırıyor. Arm’ın alt bölümü koruyucu şeritlerle takviye edilmiş.

Güçlü ve dayanıklı ana şase yapısı, kazı ekipmanlarından gelen darbeleri kolaylıkla sönümleyebiliyor. Dayanıklı istikametler, diş kalınlıkları arttırılmış rim dişlileri, ilave kaynak ve kalın plakalarla takviye edilen güçlü alt şasi, makinenin verimli kullanım ömrünü uzatıyor. Ağır hizmet tipi tam palet koruması, yürüme koşullarının zorlayıcı olduğu mermer ocaklarında palet zincirini ve alt makaralara koruma sağlıyor.

Volvo kabinleri, büyük camları ve ince kolonlarıyla operatöre daha iyi görüş alanı sunuyor. Koltuk, operatörün tercihlerine göre 9 farklı konumda ayarlanabiliyor. ROPS özelliği, büyük renkli monitör üzerinden izlenebilen geri görüş kamerası, otomatik klima, vb. birçok özellik operatörün konfor ve güvenliğini arttırıyor.

Mermer sektöründe A35F ve A40F modellerinin ön plana çıktığı Volvo belden kırma kamyonlar, ocaklarda dört mevsim çalışma imkânı sağlıyor.

Otomatik çekiş kontrol sistemine sahip Volvo belden kırma kamyonlarda, değişken yol koşullarında çekişi ve hareketliliği sürdürmek için hareket halindeyken sistem en iyi tahrik kombinasyonunu seçiyor. Azami çekiş gücü sağlayan 6x6 modu ile daha az yakıt tüketimi ve daha az lastik aşınması sağlayan 6x4 modu arasında geçiş yapılabiliyor.

Kendi kendini dengeleyen hidro-mekanik direksiyon sistemi, yüksek manevra kabiliyeti ve kısa dönüş çapı sağlıyor. Güçlü ve hassas direksiyon, makinenin daha verimli ve güvenli kullanılmasını sağlıyor.

Bakım gerektirmeyen 3 noktalı bogi kirişi tasarımı, arka tekerleklerin birbirinden bağımsız hareket etmesine olanak tanıyarak aracın yerle temas etmesini, yüksek çekiş gücü ve denge kazanmasını sağlarken; şase üzerindeki gerilmeleri azaltıyor.

Patentli yükleme ve boşaltma freni, operatörün daha az yorulmasını sağladığı gibi üretkenliğini ve güvenliğini arttırıyor. Yükleme ve boşaltma konumuna gelindiğinde, operatörün tek bir düğmeye basması ile birlikte servis frenleri otomatik olarak devreye giriyor ve vites boşa alınıyor. İşlem tamamlandığında, bir vites seçimiyle birlikte frenler serbest kalıyor.

Ürünlerle ilgili daha detaylı bilgi için www.ascendum.com.tr internet adresi ziyaret edilebilir.