| Özbüker Hafriyat, Demlone DEM70 ile güvenli yıkımlar gerçekleştiriyor |
|
Ege Bölgesi’nin köklü yıkım ve hafriyat firmalarından Özbüker Hafriyat, 1930lardan beri 3 kuşaktır süregelen yıkım geçmişinin verdiği tecrübeyle İzmir’de örnek olabilecek projelere imza atıyor. Firma, öncelikli olarak güvenliğe önem veriyor.
Özbüker Hafriyat Firma Sahibi Mehmet Özbüker (sağda) ile Babası Selahattin Özbüker
Oyak İnşaat’ın ve Ulukent’te devam eden konut projelerinin altyapı ve hafriyat işlerinin yanı sıra Serbest Bölge’deki çeşitli projelerde de faaliyet gösteren Özbüker Hafriyat’ın şu an aktif olan 28 şantiyesi bulunuyor. Yaklaşık 100 kişilik bir ekip olduklarını belirten Özbüker Hafriyat Firma Sahibi Mehmet Özbüker, “Ege Bölgesi’nde yoğun bir şekilde çalıştığımız için diğer bölgelere gidemiyoruz. İzmir’deki yapıların yüzde 80’ini bizim yıktığımızı rahatlıkla söyleyebiliriz. Hemen hemen her projede imzamız bulunuyor.” ifadelerini kullanıyor.
1995 yılından beri süregelen Caterpillar tercihi
1 tondan 70 tona kadar oldukça çeşitli makinelere sahip olan firmanın makine parkında 30’u Caterpillar olmak üzere 36 tane iş makinesi, yaklaşık 36 tane de tır ve çift çeker kamyon bulunuyor. Hafriyat sektöründe pek tercih edilmeyen silindirleri bile makine parkına kazandırdıklarını söyleyen Mehmet Özbüker, yoğunlukla ekskavatör, mini ekskavatör ve loder tipi makineleri tercih ettiklerini ifade ediyor ve Caterpillar tercih nedenlerini şöyle sıralıyor: “1995 yılından beri Borusan Makina ile çalışıyoruz. Baktığınız zaman Türkiye, parça ve arıza tespitleri açısından zor bir ülke fakat Borusan Makina bu zorluğun üstesinden rahatlıkla gelebiliyor, makinede bir parça arızası ya da eksikliği olduğu takdirde hızlı bir şekilde bize ulaştırabiliyor. Bizim için de işlerimizde süreklilik esas olduğundan dolayı Borusan ürünlerini tercih ediyoruz. Öte yandan ikinci el piyasasının çok iyi durumda olması da bizi Caterpillar’a yöneltiyor.”
Özbüker Hafriyat, sahip olduğu 2009 model Caterpillar 330UHD yıkım makinesinin ardından daha yüksek binaların yıkımı için Demlone DEM70 model makineyi parkına kazandırdı. Özellikle büyükşehirlerde yapılan yıkımlarda standart bir ekskavatörü yıkım makinesine dönüştürdüklerini gözlemlediğini söyleyen Özbüker, bu tür yıkımların sağlıklı olmadığını vurgulayarak, “330UHD ile de bu binayı yıkabilirdik fakat biz her zaman riskleri ortadan kaldırmak için çabalıyoruz. Bu yüzden 31 metreye erişebilen DEM70’i tercih ettik.” diyor.
Smart Boom’un avantajları
DEM70 tercihlerinde güvenlik konusunun ön plana çıktığını vurgulayan Mehmet Özbüker, “Paletlerin açılabilme özelliği, hem nakliye hem de denge açısından büyük avantaj. Güvenlik konusunda da birçok özelliği bulunuyor. Makine güvenli çalışma limitinin dışına çıktığı an yatma riskinden dolayı kendisini durduruyor, bu esnada Smart Boom özelliği devreye giriyor. Ayrıca ataşmanın ucunda özel bir sulama sistemi bulunuyor. Bu makine, yıkım için en ideal makine olarak göze çarpıyor.” şeklinde konuşuyor.
Röportajın tamamını Forum Makina’nın Kasım sayısında okuyabilirsiniz...